0(212) 247 21 02

Kasten Yaralama Suçu Nedir?


Kasten Yaralama Suçu Nedir?

TCK. Madde 86- (1) Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Kasten yaralama suçu başkasının vücuduna acı verilmesi veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olacak şekilde zarar verilmesidir. Kişinin bizzat kendisine yönelik olarak kasten yaralama suçunu işlemesi mümkün değildir. Failin kendisine yönelik işlediği yaralama cezalandırılamaz. Bu suçta korunan hukuksal yarar beden dokunulmazlığıdır. Beden dokunulmazlığı kavramı hem beden bütünlüğünü hem de sağlığını kapsamaktadır. Bu bütünlük gerek fiziksel gerekse psikolojik etki ile yani fiziksel veya ruhsal yönden bozulmuş olabilir. TCK md. 86/1 uyarınca ‘’algılama yeteneğinin bozulması’’ deyimi korku, uyku bozukluğu gibi kişinin ruh sağlığına yönelik ihlallerin de bu kapsamda cezalandırılmasına olanak sağlamıştır. Kasten yaralama suçunun maddi unsurunu oluşturan hareket, icrai olacağı gibi ihmali de olabilir. TCK md. 88’de bu suçun ihmali bir hareketle işlenmesi halinde zorunlu olmamakla birlikte cezanın indirilebilmesine olanak sağlamıştır. Failin TCK md. 86/1’de belirtilen sonuçları doğurmaya elverişli olan tüm hareketleri, kasten yaralama suçunun işlenmesi için mümkündür. Kasten yaralama suçunun oluşması için mutlaka bedene temas edilmesine gerek yoktur. Örneğin duyma işlevinde bozukluğa neden olacak şekilde yüksek gürültü de bu çerçevede cezalandırılır. Bir kimseye hiçbir fiziksel etki bırakmadan tokat atmak dahi kasten yaralama suçu oluşturur. Yargıtay 3. Ceza Dairesi-K.2014/5596 ‘’Sanığın katılana tokat atarak kasten basit yaralama suçunu işlediği katılan ve tanık beyanlarından anlaşılmakla sanığın mahkumiyeti yerine, beraatına kararı verilmesi hukuka aykırıdır.’’

 

Kasten Yaralama Suçunda Şikâyet, Zamanaşımı ve Uzlaştırma

Kasten yaralama suçu basit ve nitelikli haller olmak üzere iki şekilde işlenebilir. Kasten yaralama suçu, yaralama fiilinin mağdurun vücudu üzerindeki etkisine göre farklı şekilde cezalandırılmaktadır.

Basit tıbbi müdahale (BTM) ile giderilebilecek yaralama suçları suçun basit halini oluşturur ve bu suçlar şikâyete bağlıdır. Bu durumda hapis veya adli para cezası şeklinde seçenekli bir ceza öngörülmüştür. BTM ile giderilebilecek yaralama suçunda şikâyet süresi 6 aydır. Mağdur 6 aylık şikâyet süresi içinde şikâyette bulunmazsa şikâyet hakkını kaybeder. Bu 6 aylık süre basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralamalar için geçerlidir. Basit tıbbi müdahale ile giderilmeyecek derecede ağır yaralanmalar için şikâyete bağlı olmadığı için savcılıklar resen yani kendiliğinden takip edeceği için belli bir süre sınırı yoktur. Savcılık, dava zamanaşımı süresi içinde her zaman resen soruşturma yapabilir. Suçun bu hallerine dair en düşük dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Şikâyet hakkına sahip herkes bu süre içerisinde şikayetçi olup davaya ‘müdahil’ sıfatıyla katılabilir.

 

Yargıtay 4. Ceza Dairesi- Karar: 2015/2275

Alkollü olan sanığın, hastane acil servisinde görevli doktordan istediği uzun süreli rapor talebinin kabul edilmemesi üzerine, mağdur doktora karşı gerçekleştirdiği hakaret ve yaralama eylemlerinin, 5237 Sayılı TCK’nın 125/3-a, 86/3-c maddelerine uyduğu ve aynı Kanunun 86/3. maddesinin son cümlesi ile 131/1. maddesine göre de bu suçların kovuşturulmasının şikâyete bağlı olmadığı gözetilmeden, şikâyetten vazgeçme sebebiyle düşme kararları verilmesi hukuka aykırıdır.

 

Basit kasten adam yaralama suçu ve kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu taraflar arasında uzlaştırma uygulaması gerektiren suçlardır. Uzlaştırma kapsamındaki bu suçlarda soruşturma ve kovuşturma aşamasında öncelikle uzlaştırma prosedürünün uygulanması, uzlaşma sağlanmazsa soruşturmaya veya yargılamaya devam edilmesi gerekir. Nitelikli kasten adama yaralama uzlaşma yasasına tabi değildir.

Kasten Yaralama Suçunun İşleniş Biçimleri

Basit Yaralama Suçu ve Cezası

 

Basit yaralama suçu, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralamalar ve basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek yaralamalar olmak üzere ikiye ayrılır.

 

Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralamalar, kişinin vücuduna, sağlığına veya algılama yeteneğine zarar vermekle birlikte basit bir tıbbi uygulama ile etkisi giderilebilecek yaralamalardır. Bir yaralamanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek bir yaralama olup olmadığı, adliyelerde bulunan Adli Tıp Şube Müdürlükleri tarafından bir rapor ile tespit edilir.

Bu raporlarda yaranın mahiyeti tam olarak belirtilmelidir. Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek insan yaralama suçlarında sanığa 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilir. Yani hem adli para cezası hem hapis cezası verilemez.

Hapis cezası verildiği takdirde, verilen hapis cezası adli para cezasına çevrilemez.

 

Basit tıbbi müdahale basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek basit adam yaralama suçu, mağdura karşı işlenen eylemin basit bir doktor müdahalesi ile giderilememesi, mağdurun tamamen iyileşememesi ve yaralamanın sonuçlarının ortadan kalkması için belli bir sürecin gerekmesidir. Basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek basit yaralama suçunun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. Diş, bilimsel açıdan kemik olmadığı için nitelikli hal uygulanmaz. Bu nedenle diş kırıkları, kasten yaralama suçunun basit tıbbi müdahale ile giderilmeyecek basit hali ile cezalandırılır.

 

Basit Yaralama Suçunda Cezayı Arttıran Nedenler Nelerdir?

 

Kasten Yaralama Suçunun Silahla İşlenmesi

 

TCK yalnızca kasten yaralama suçunda değil, birçok suçta suçun silahla işlenmesini nitelikli hal saymaktadır. Suçun silahla işlenmesi, mağdur üzerindeki korkuyu arttırdığı ve suçun işlenmesini kolaylaştırdığı düşüncesi ile nitelikli hal sayılmıştır. Silahla yaralama suçunda, adam yaralamaya elverişli, saldırı veya savunmaya yarayan her türlü alet alet silah olarak kabul edilir. (Kılıç, şişli baston, çakı, bıçak, çatal/kaşık gibi mutfak aletleri, yazı yazmak için kullanılan kalem vs. ile bir kişiye saldırılırsa silah olarak kabul edilir.) Sadece mekanik değil, aynı zamanda kimyasal araçlar da silah kapsamına girmektedir. Suçun işlenmesinde ‘’hayvanın’’ araç olarak kullanılması durumunda suç siyakla işlenmiş sayılmaz. Bir aracın TCK anlamında silah sayılması için aynı zamanda ‘’taşınabilir’’ olması da gerekir. Bir aracın silah sayılıp sayılamayacağı konusunda önemli olan somut olayda aracın kullanma biçimi ile ortaya çıkan tehlikedir.

 

Ceza Genel Kurulu         2017/377 E.  ,  2019/606 K.

 

‘’…suçta kullanılan ahşap koltuk değneğinin silah sayılamayacağı gerekçesiyle ve sanığın eyleminin TCK’nın 86/2. maddesinde düzenlenen takibi şikâyete bağlı kasten yaralama suçu kapsamında kaldığından bahisle mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi nedeniyle kamu davasının düşmesine ilişkin Yerel Mahkemenin direnme kararında isabet bulunmadığından direnme kararına konu hükmün bozulmasına karar verilmelidir.’’

 

Yargıtay 1. Ceza Dairesi- Karar: 2017/3288

Oluşa ve dosya kapsamına göre, sanığın, kayınvalidesi olan mağduru 5 bıçak darbesiyle ve bacanağı olan mağduru 4 bıçak darbesiyle hayati tehlikeye neden olmayacak, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaraladığı, aralarında köklü bir husumet bulunmaması, yaralanmaların niteliği, oluşan zarar ve tehlikenin boyutu gözetildiğinde, sanığın kastının öldürmeye yönelik olduğu hususunun şüpheli kaldığının anlaşılması karşısında, sanığın mağdurlara yönelik eyleminin “Kasten Silahla Yaralama” suçu kapsamında bulunduğu ve 5237 Sayılı TCK’nın 61. maddesindeki kıstaslara göre teşdiden ceza tayini gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde kasten öldürmeye teşebbüsten hükümler kurulması hukuka aykırıdır.

Aşağıdaki hallerde;

Kasten yaralama suçunun;
a) Üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı,
b) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, c) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,
d) Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
e) Silahla,

  1. f) (Ek:14/4/2020-7242/11 md.) Canavarca hisle,
    İşlenmesi halinde, şikâyet aranmaksızın, verilecek ceza yarı oranında, (f) bendi bakımından ise bir kat artırılır.

Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçu ve Cezası

 

Mağdura karşı işlenen fiilin mağdurun vücudunda kalıcı etkiler bırakması halinde neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, söz konusu olur. Failin gerçekleşen ağır netice karşısında en azından taksir düzeyinde bir kusurunun bulunması zorunludur. Burada öngörülen ağır neticenin sadece icrai bir davranıştan değil ihmali bir davranıştan kaynaklanmış olması da mümkündür. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış adam yaralama suçu, mağdurun vücudunda bıraktığı kalıcı etkilere göre iki grup halinde değerlendirilmektedir.

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
Madde 87-(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;
a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
b) Konuşmasında sürekli zorluğa,
c) Yüzünde sabit ize,
d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;
a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,
Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.

  1. Ceza Dairesi         2019/17757 E.  ,  2020/1573 K.

‘’..Mağdur … hakkında …evlet Hastanesince düzenlenen 14.09.2014 tarihli raporda; “sağ maxillada 4 cm, sağ orbitada 2 cm, kafanın muhtelif yerlerinde 2 cm ye ulaşan kesiler mevcut olup, basit tıbbi müdahale ile düzelmez, yüzünde kalıcı iz olabilir” şeklindeki tespitlere göre, mevcut yaralanmaların mağdurun yüzünde sabit ize neden olup olmadığı hususunda en yakın Adli Tıp Kurumundan raporunun alınarak neticesine göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, bozmayı gerektirmiştir.’’

 

  1. Ceza Dairesi         2019/15496 E.  ,  2019/22752 K

 

Katılanın aşamalarda değişmeyen anlatımı, sanığın tartışmayı ve katılanın sandalye ile kendisine vurmak istediği sırada onu tutup ittiğine dair beyanı, katılanın hayati tehlike, orta (3.) derece kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralandığına dair Adli Tıp raporu, oluş ve dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı kasten yaralama suçunu haksız tahrik altında işlediğinin anlaşılması karşısında; yaralanmanın duyu organ işlev zayıflamasına neden olup olmadığı hususunun Adli Tıp Raporuyla tespiti ile sanığın atılı suçtan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, delillerin takdir ve değerlendirmesinde yanılgıya düşülerek sanığın beraatine karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.’’

 

Kasten İnsan Yaralama Suçu ve Kemik Kırılması

Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, Tck’nun 87. maddesine göre belirlenen ceza, kırık veya çıkığın, kişinin  yaşamına  etkisine göre, yarısına kadar artırılır. Bilimsel açıdan diş, kemik değildir. Diş kırıkları, 5237 sayılı TCK m.87/3 uygulaması kapsamında kemik kırığı olarak nitelendirilmez. Diş kırıkları basit kasten yaralama hükümlerine göre cezalandırılır. Adli tıp uygulamalarına göre diş kırıkları basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte kabul edilmemektedir.

Adli Tıp Kılavuzunda her bir kırık türünün hayat fonksiyonlarını etkileme derecesi listelenmiştir.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi- Karar: 2015/4787

Adli Tıp Kurumu uygulamalarında diş kırığına neden olan yaralanmanın basit tıbbi tedavi ile giderilemeyeceğinin kabul edilmesine göre Samsun İl Sağlık Müdürlüğü Adli Tabipliği tarafından mağdurun yaralanması hususunda düzenlenen 20/10/2006 tarihli raporda “ön solda üst dişte hafif kırık ve diğer ön dişlerde sallanma mevcut olduğu ve yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilebileceğinin” belirtilmesi karşısında mağdurun olay nedeniyle yaralanması ve tedavisine ilişkin tüm tıbbi evrakın gönderilerek Adli Tıp Kurumundan, yaralanmasının niteliğine dair rapor aldırılmadan eksik kovuşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; Adli Tıp uygulamalarına göre diş kırılmasının, kemik kırığı niteliğinde kabul edilmediği gözetilmeden sanıklar hakkında mağdur K.. Ç..’a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde TCK’nin 87/3. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi bozma nedenidir.

 

 

Yargıtay 1. Ceza Dairesi- Karar: 2016/4449

Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, sanığın mağduru sopayla sol tempooksipital bölgede ödem, parçalı kırık ile yaşamsal tehlike oluşturacak, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve ağır (4) kemik kırığı oluşacak şekilde yaraladığı anlaşılan olayda, tarafların önceden birbirlerini tanımaması, öldürmeyi gerektirir bir husumetin bulunmaması, sanığın engel bir durum olmamasına rağmen kendiliğinden eylemine son vermesi dikkate alındığında, ortaya çıkan kastının kasten yaralamaya yönelik olduğu anlaşılmakla, yaranın niteliğiyle meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, 61. maddesindeki ölçütler gözetilerek üst sınıra yakın şekilde ceza tayiniyle hüküm kurulması yerine, yanılgılı değerlendirme ile öldürmeye teşebbüs suçundan mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırıdır.

Kasten İnsan Yaralama Suçu Neticesinde Ölüm Meydana Gelmesi

Burada fail, yaralama kastıyla hareket etmekte, ancak hareket sonucunda ölüm meydana gelmektedir. Hareket icrai olabileceği gibi ihmali de olabilir. Yaralamanın kasıtlı olması gerekeceği içi, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olan kişi, mağdurun bundan dolayı ölmesi durumunda, taksirle öldürme suçundan dolayı cezalandırılır. Kasten adam yaralama suçu neticesinde ölüm meydana gelmişse; işlenen suç, hukuki niteliği itibariyle kasten adam öldürme suçu değil, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu olarak kabul edilir. Yargıtay içtihatlarında, mağdurun ölümüne yol açan hastalığın failce bilinmemesi durumunda dahi fail meydana gelen ağır neticeden taksiri gereği sorumlu tutulmuştur. Kasten yaralama sonucunda ölüm meydana gelmişse, Tck!nun 87. maddesinin birinci fıkrasına giren suçlar sekiz yıldan oniki yıla kadar, üçüncü fıkrasına giren suçlarda ise oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (14/4/2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanunun 12 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “onaltı” ibaresi “onsekiz” şeklinde değiştirilmiştir.)

  1. Ceza Dairesi         2019/3367 E.  ,  2020/71 K.

‘’…sanık ile maktul arasında trafikte yaşanan tartışma sonucunda kavga meydana geldiği, sanığın mağduru darp ederek kafa travmasına bağlı kafatası kemik kırığı ile birlikte beyin kanaması, beyin doku harabiyeti ve gelişen komplikasyon sonucunda ölümüne sebep olduğu anlaşılan olayda; 04/01/2017 tarihli 1. Adli Tıp İhtisas kurulu raporunda belirtildiği üzere, ölüme neden olan yaralanmanın  
düşme/düşürülme sonucu başın sert ve künt bir zemine çarpılması ile mümkün görüldüğü ve bu itibarla sanığın olayda silah kullandığına dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı bir delil elde edilemediğinden, sanık hakkında TCK’nin 87/4. maddesinin uygulanmasında; TCK’nin 86/1. fıkradan hüküm kurulması gerekirken yanlış değerlendirme sonucunda TCK’nin 86/3. fıkradan hüküm kurularak 16 yıl hapis cezası ile fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, hükmün tebliğ namedeki düşünceye uygun olarak bozulmasına karar verilmiştir.’’

Yargıtay Ceza Genel Kurulu- Karar: 2016/39

Sanığın, olay günü tartıştığı ağabeyini itmesi, yere düşürüp boğuşması ile meydana gelen ölüm arasında nedensellik bağının bulunduğunda ve sanığın öleni eliyle iteklemesi eyleminin 86/2. maddesi kapsamında kalan kasten yaralama olduğunda kuşku bulunmadığından sanığın eylemini 87/4. maddesi kapsamında değerlendirme imkânı yoktur.

Olayda sanık, kalp hastası olduğunu bildiği kardeşi maktul ile dikkat ve özen yükümlülüğüne uymayarak, kavgaya tutuşmuş, bu kavganın yaratacağı efor ve stresin maktulün kalp krizi geçirmesine, hatta ölümüne neden olabileceğini öngörmüş, ancak neticeyi yani maktulün ölümünü arzulamamıştır; kastı da, kasten yaralamaya dair olup meydana gelen ağır sonuç olan “ölüme” yönelik değildir. O halde sanığın meydana gelen ağır netice olan ölümden bilinçli taksirle sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmamakta, bu nedenle, yerel mahkeme hükmünün, Özel Dairece sanığın eyleminin kasten basit yaralama suçunu oluşturduğundan bahisle bozulmasına karar verilmesi isabetli değildir.

Daha Az Cezayı Gerektiren Haller Nelerdir?

  1. Kasten Yaralama Suçunun İhmali Davranışla İşlenmesi (TCK m. 88)

Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte ikisine kadar indirilebilir. Bu hükmün uygulanmasında kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesine ilişkin koşullar göz önünde bulundurulur.

  1. Basit Tıbbi Müdahale (TCK m. 86/2)

Kasten yaralama fiilinin ‘’kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması’’ durumunda hem ceza indirilmekte hem de suçun takibi şikâyete bağlı olmaktadır.

Kasten Adam Yaralama Suçu ve Haksız Tahrik İndirimi

Haksız tahrik, kişinin elem ve hiddetin etkisiyle suç işlemesi halinde cezai sorumluluğunu azaltacak ceza indirimidir.

Haksız tahrik altında yaralama suçu işlenmesi halinde faile verilecek ceza, haksız tahrikin derecesine göre 1/4 oranı ile 3/4 oranı arasında bir indirim uygulanır. Yani indirim oranını haksız tahrikin ağırlığı belirler.

Kasten Adam Yaralama Suçu ve Meşru Müdafaa

 

Meşru müdafaa, diğer bir deyişle meşru savunma, kendisine veya başkasına yönelmiş haksız bir saldırıya karşı o anki durum ve imkanlarla saldırı ile orantılı bir şekilde saldırıyı engellemek için işlenen fiildir. Ceza hukukunda meşru savunma, bir hukuka uygunluk nedeni olarak kabul edilmektedir (TCK m.25).

Kasten adam yaralama suçu meşru müdafaa halinde işlenirse faile ceza verilemez.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi- Karar: 2015/8943

 

Sanığın aşamalardaki savunmasında olay günü katılanın (şikayetçinin) bıçakla babası M. Y.’a saldırması sebebiyle silahını çekerek katılanı uyardığını, katılanın üzerine hamle yapması sonucunda silahın ateş aldığını söylemesi; 21.7.2006 tarihli adli doktor raporuyla olay sebebiyle basit şekilde yaralandığı anlaşılan katılan M. Y., tanık E. A. ve S. Y.’ın da sanığın savunmasını doğrular mahiyette anlatımda bulunmaları ve mahkemece de sanığın üzerine atılı silahla kasten yaralama suçunu katılanın, sanığın babasına yönelik yaralamaya teşebbüs eylemi neticesinde gerçekleştirdiğinin kabulü karşısında, yargılama konusu olayda 5237 Sayılı TCK‘ nın 25. maddesinde düzenlenen meşru savunma şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin gerekçeli kararda tartışılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması bozma nedenidir.

 

Cezanın Ertelenmesi

 

İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Fakat bunun için bazı şartlar gereklidir. Bu şartlar;

  • Kişinin daha önce bir suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezasına hükmedilmemiş olması,
  • Yargılama süreci boyunca duyduğu pişmanlıktan dolayı bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede kanaat oluşması

Adli Para Cezasına Çevrilmesi

 

Kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre adli para cezasına çevrilebilir.

 

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl(2) veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır.

Sanık hakkında HAGB verilebilmesi için de bazı şartlar gereklidir. Bu şartlar;

  • Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan ceza almamış olması,
  • Sanığın duruşmadaki tutum ve davranışları ile mahkemede bir daha suç işlemeyeceğine karşı kanaat oluşması,
  • Mağdurun uğradığı zararın tamamen giderilmiş olması gerekmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.